Jantlarınızdan güvenli ve konforlu sonuçlar almak için uygun servislerde balans ayarı yaptırınız.
Jantlarınızı mutlaka satın aldığınız serviste orjinal bijon ve somunlarıyla taktırınız.
Bijon ve somunu uygun tork değerinde sıktırınız. Bijon ve somun sıkmadan tork 90-110 Nmdir.
İlk montajdan yaklaşık 500 km sonra jantlarınızın bijon ve somun sıkılıklarını kontrol ettiriniz.
Jantlarınızın yüzerini yakıcı ve darbeli unsurlardan korumaya özen gösteriniz.
Jantlarınızın üzerine kaynak veya doğrultama gibi tadilat işlemi yaptırmayınız. Tamir edilmiş jantları kesinlikle kullanmayınız.
Jantlarınızda meydana gelebilecek dönme veya yüzey bozukluğunu engellemek için bozuk satıhlı, çukurlu yada tümsekli yollarda aracınızı yüksek süratte kullanmayınız.
Jantlarınızın temizliğini sadece duru su, sabun veya oto şampuanı ve uygun sünger veya fırça yardımı ile yapınız.
Jantlarınızın nakliyesinde mutlaka orjinal ambalajlarını kullanınız.

Camlarda Buğu Nasıl Oluşur ?
Öncelikle camlarda buğulanma nasıl oluşur bunu bilmemiz gerekiyor. Dışarıda hava soğuk ve araba içinde hava sıcak ise camların iç tarafında buğu oluşur. Yani iki ortamdaki hava sıcaklığında çok fark yaşanırsa camların sıcak tarafında buğu oluşur. Bu tarz buğulanmayı genellikle kış aylarında görmekteyiz. Tam tersi yaz aylarında ise dışarısı sıcak ve araba içerisi klimadan dolayı soğuksa camlar dışardan buğulanma yapar. Özellikle buğulanma daha çok ön camda hava çıkış kanalların olduğu yerlerde oluşmaktadır.
Camdaki Buğu Nasıl Yok Edilir ?
Camlarda buğulanmanın ne zaman oluşacağı bilinmez. Araç ile hareket halinde de oluşmaktadır, durduğu yerde de oluşmaktadır. Genellikle gece saatlerinde hava değişimi gündüze göre daha farklı olduğu için buğulanma bu saatlerde daha sık yaşanmaktadır. Ayrıca gece görüş mesafesi daha az olduğu için tehlike riskide gündüze göre çok yüksektir.

Araç hareket halindeyken camlarınızda buğulanma oluşuyorsa öncelikle aracınızın içerisindeki sıcaklığı kontrol edin. Dışarısı ile içerisi arasında çok fazla sıcaklık farklı varsa camlarınızı hafifçe açarak içeriye hava girişi sağlayın ve sıcaklığı biraz düşürün yada yükseltin. Böylelikle camlarınızdaki buğulanma yok olmaya başlayacaktır.
Ayrıca motor sıcaklığından çalışan kaloriferinizde camlarda buğulanmaya neden olan faktörler arasında yer almaktadır. Eğer çok fazla buğulanma görüyorsanız ya sıcaklığı düşürün yada klimanızın A/C özelliğini devreye alın. Klimalar camlardaki buğulanmayı yok etmektedir.
Camlardaki buğulanmayı gidermekte yapılan en büyük yanlışlardan birisi de camı elle silmek olmaktadır. Eğer eliniz temiz değilse üzerinde bulunan toz, kir, yağ ve ter cama temas edeceğinden camın daha çok kirlenmesine ve görüş açısının düşmesine neden olacaktır.

İyice araştırın ve almak istediğiniz aracın piyasasını öğrenin. İnternet üzerinden yapılan fiyatlandırmalar pazarlık olasılığı düşünülerek yazıldığından genel olarak biraz fazla olabilir.
Almak istediğiniz aracın ikinci el piyasasını da öğrenin. İleride siz de elinizden çıkarmak isteyebilirsiniz...
Karar kıldığınız aracın ruhsattaki şase numarası ile motor şase numarasının aynı olup olmadığını kontrol edin. Böylece aracın çalıntı olup olmadığını anlayabilirsiniz. Olası bir para kaybı ve aracı sizin çalmadığınızı ispatlamanız gereken adli süreçten de kurtulmuş olursunuz.
Aracın kaza kaydını mutlaka sorgulatın. Bunun için tüm operatörlerden aracın plakasını yazarak 5664’e kısa mesaj gönderin. Gelen mesajda aracın kaza kaydının görünmemesi aracın kazasız olduğu anlamına gelmez yalnızca kasko ya da trafik sigortasının karşıladığı bir kaza varsa bunu görebilirsiniz.
Aracı görmeye mutlaka gündüz gidin ve havanın yağışsız olmasına dikkat edin.
Aracın sicilini sorgulatın. Araba kiralamadan ya da ticari taksiden dönme araçlar piyasada fazlaca mevcut. Birçok aracın kilometresi geri çekilebiliyor, dikkatli olun.

Yanınızda mutlaka araçtan anlayan biri olsun. İmkanınız varsa yanınıza otomobil ustası alın.
Aracı satın almadan once gündüz ilk çalıştıran siz olun, bu sayede aracın ilk çalışmasındaki sorunları rahatça görebilirsiniz.
Aracı ilk olarak dıştan kontrol edin. Boyanan kısmı, paslı yeri var mı diye güzelce bakın. Aracın tampon gibi plastik bölümündeki lokal boyalar ciddi bir sorun teşkil etmez. Ancak aracın tavanı ya da kaputundaki boya aracın ciddi bir kaza geçirdiğinin işaretidir. Aracınıza her iki yandan da düz bir çizgi üstünden bakın. Yansımalar boya görmemiş araçta düzgündür ve simetriktir. Bu sayede aracın boyalı olup olmadığını anlayabilirsiniz. Yine de en garanti yöntem bir ustanın aletle ölçüm yapmasıdır.
Aracın duruşuna bakın. Eğer bir yöne doğru eğrilik varsa süspansiyon sıkıntısı var demektir. Motoru çalıştırmadan önce mutlaka kaputu açarak içini kontrol edin. Yağ sızıntısı var mı, kopuk kablo var mı vb. şeylere dikkat edin. Motoru çalıştırırken hemen çalışıp çalışmadığına dikkat edin. Aracı 3-4 dakika gaza basmadan çalışır vaziyette bekletin ve aracın sesini dinleyin. Anormal sesler motorla ilgili arızanın habercisidir.
Aracın duruşuna bakın. Eğer bir yöne doğru eğrilik varsa süspansiyon sıkıntısı var demektir. Motoru çalıştırmadan önce mutlaka kaputu açarak içini kontrol edin. Yağ sızıntısı var mı, kopuk kablo var mı vb. şeylere dikkat edin. Motoru çalıştırırken hemen çalışıp çalışmadığına dikkat edin. Aracı 3-4 dakika gaza basmadan çalışır vaziyette bekletin ve aracın sesini dinleyin. Anormal sesler motorla ilgili arızanın habercisidir.
Motora gaz verdiğinizde egzozu dikkatle dinleyin ve susturucunun patlak olup olmadığını anlamaya çalışın. Araçla yola çıkmadan rolantide ne kadar sarstığına bakın. Sarsıntı fazlaysa aracın ateşleme sistemi arızalı olabilir. Son olarak da aracı sürerek kontrol edin. 1. viteste el freni çekili olarak arabayı kaldırmayı deneyin. Böylelikle el freninin çalışıp çalışmadığını anlayın. Aracı sürerken mutlaka araçtan gelen sesleri dinleyin. Anormal bir durum varsa bunu kontrol ettirin. Araç ile boş bir alanda 180 derece dönerekakslardan ses gelip gelmediğini kontrol edin. Son olarak da düz bir çizgide giderken aracın direksiyonunu kontrollü olarak bırakın ve aracın sağa sola çekme yapıp yapmadığını kontrol edin. Araç içinize sindiyse son olarak emin olmak için mutlaka servislerde bulunan ekspertize cüzi bir bedel karşılığında sokun ve aracı almaya öyle karar verin.

Kış Lastiği Zorunluluğu Uygulaması 2020 Yılında Ne Zaman Başlıyor ?
Şehirler arası yük ve yolcu taşıyan ticari araçlar için kış lastiği takma zorunluluğu her yıl 1 Aralık’ta başlıyor. Yolcu ve eşya taşımalarında kullanılan araçlar her yıl 1 Aralık ile 1 Nisan tarihlerinde zorunlu olarak kış lastiği kullanıyor.
Kış Lastiği Binek Araçlarda Zorunlu mu ?
Kış lastiği uygulaması ticari yani şehirler arası yolcu ve yük taşıyan araçlarda 4 aylık bir süreyle zorunluluğa sahip ancak şahsi binek araçlar için bir zorunluluğa sahip değil.
Kışlık Lastikler Yakıt Sarfiyatını Artırır mı?
Kış lastiklerinin yol tutuşu yapılarından dolayı daha kuvvetlidir, aracın ani kalkış veya duruşlarında aracın kaymasını önleme hedefiyle yapılmışlardır. Dolayısıyla yakıt sarfiyatını biraz daha artırır. Ancak kışlık lastiklerin olmamasından dolayı yapılacak kazalar hesaba katılırsa bu sarfiyat devede kulak kalacaktır.

Kış Lastiklerinin Basınç Değerleri Nasıl Olmalıdır ?
Kış lastiklerinin lastik basınç değer tablosu görseldeki gibidir. 175 65 R14 lastiklerin normal yükte ön basıncı 31 psi arka basıncı 26 psi , tam yükte ön basıncı 35 psi arka basıncı 46 psi olmalıdır. 195 50 R15 lastiklerin normal yükte ön basıncı 31 psi arka basıncı 26 psi , tam yükte ön basıncı 35 psi arka basıncı 46 psi olmalıdır. 195 45 R16 lastiklerin normal yükte ön basıncı 32 psi arka basıncı 26 psi , tam yükte ön basıncı 35 psi arka basıncı 46 psi olmalıdır. 195 40 R17 lastiklerin normal yükte ön basıncı 32 psi arka basıncı 26 psi , tam yükte ön basıncı 35 psi arka basıncı 41 psi olmalıdır. 195 60 R15 lastiklerin normal yükte ön basıncı 31 psi arka basıncı 31 psi , tam yükte ön basıncı 35 psi arka basıncı 38 psi olmalıdır.